ÖzelgeVERGİ MEVZUATI

Takvim Yılı İçerisinde Geç Gönderilen E-Fatura

E-Fatura

Takvim Yılı İçerisinde Geç Gönderilen E-Fatura

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü

Sayı:11395140-105[229-2014/VUK1-18343]-9387612/11/2015
Konu:Takvim Yılı İçerisinde Geç Gönderilen E-Fatura Hk.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, düzenlemiş olduğunuz 15/01/2014 tarihli iki adet e-Faturanın özel entegratörde oluşan fatura numarası karışıklığından dolayı karşı firmaya ulaşmadığı, şirketinizin söz konusu e-Faturaları Ocak/2014 dönemi KDV ve Bs formlarında beyan ve bildirimde bulunduğu, ancak alıcı firmanın e-faturaların kendisine ulaştırılamaması nedeniyle herhangi bir beyan ve bildirimde bulunamadığı belirtilerek, söz konusu durumda firmanızın ne yapması gerektiği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Kayıt Zamanı” başlıklı 219 uncu maddesinde; “Muameleler defterlere zamanında kaydedilir. Şöyle ki;

            a)Muamelelerin işin hacmine ve icabına uygun olarak muhasebenin intizam ve vuzuhunu bozmayacak bir zaman zarfında kaydedilmesi şarttır. Bu gibi kayıtların on günden fazla geciktirilmesi caiz değildir.

            b)Kayıtlarını devamlı olarak muhasebe fişleri, primanota ve bordro gibi yetkili amirlerin imza ve parafını taşıyan mazbut vesikalara dayanarak yürüten müesseselerde, muamelelerin bunlara işlenmesi, deftere işlenmesi hükmündedir. Ancak bu kayıtlar, muamelelerin esas defterlere 45 günden daha geç intikal ettirilmesine cevaz vermez.”

              hükümleri yer almaktadır.                   

Mezkur Kanunun  229 uncu maddesinde; “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.” şeklinde tanımlanmış, aynı Kanunun 231’inci maddesinin (5) numaralı bendinde ise; “Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır” hükmüne yer verilmiştir.

Faturanın elektronik belge olarak düzenlenmesi, elektronik ortamda iletilmesi, muhafaza ve ibraz edilmesine ilişkin usul ve esasların açıklandığı 397 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin (3.) bölümünde e-faturanın yeni bir belge türü olmadığı, kağıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahip olduğu açıklandıktan sonra “e-Fatura Düzenlenmesi ve İletilmesi” başlıklı (5.) bölümünün beşinci paragrafında “Mükellefler e-Fatura düzenlerken, bu Tebliğde belirtilmeyen hususlarda süreler başta olmak üzere Vergi Usul Kanunu ve ilgili diğer kanun ve düzenlemelerde yer alan usul ve esaslara uymak zorundadır.” açıklaması yapılmıştır.

Bilindiği üzere, 04.02.2010 tarihinde yayınlanan 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bilanço usulüne göre defter tutan mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarının bildirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri yeniden belirlenmiş ve Tebliğin, 2.1. “Dönemi” başlıklı bölümde  yükümlülük kapsamındaki mükelleflerin mal ve/veya hizmet alış/satışlarının aylık dönemler itibariyle bildirilmesi gerektiği, mal ve/veya hizmet alış/satışlarının bildirilecekleri aylık dönemlerin, bunlara ilişkin belgelerin düzenlenme tarihi dikkate alınarak belirleneceği ifade edilmiştir.

Ayrıca, aynı Tebliğin 4.2. “Bildirimlerin Düzeltilmesi” başlıklı bölümüne göre; mükellefler elektronik ortamda gönderip onayladıktan sonra, bildirimlerinde hata veya eksiklik bulunduğunu tespit etmeleri halinde, bunları yeniden düzenleyerek göndermek suretiyle düzeltme yapabilirler.

Ba ve Bs bildirim formlarından herhangi birinde hata yapıldığının belirlenmesi halinde, sadece hata yapılan bildirim formunun düzeltilerek gönderilmesi gerekmektedir.

Düzeltme işlemlerinde, hatalı veya eksik olarak düzenlenmiş bulunan bildirim formları tamamen iptal edilmekte ve düzeltmeleri içerecek şekilde düzenlenerek verilen bildirim formu geçerli kabul edilmektedir. Dolayısıyla, düzeltme amacıyla düzenlenen bildirim formlarının, daha önce bildirimde bulunulmamış gibi tüm alış-satış bilgilerini içerecek şekilde doldurulması gerekmektedir.

Bildirimlerin verilme süresi içerisinde yapılan düzeltmelerde herhangi bir ceza uygulanmayacak olup, bu süre geçtikten sonra yapılan düzeltmelerde ise, düzeltilen her bir form için ayrı ayrı olmak üzere Vergi Usul Kanununun mükerrer 355’inci maddesi hükmü uyarınca işlem yapılacaktır.

Diğer taraftan, Katma Değer Vergisi Kanununun;

– 29/1-a maddesinde mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılacağı,

– 29/3 üncü maddesinde indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili belgelerin kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,

-34/1 inci maddesinde verginin indirim konusu yapılabilmesi için fatura ve benzeri belgelerde ayrıca gösterilmesi ve bu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmesi şartıyla indirilebileceği,

-53 üncü maddesinde bu Kanunda geçen fatura ve benzeri vesikalar tabirinin Vergi Usul Kanununda düzenlenen vesikaları ifade ettiği

hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun 54/1 inci maddesine göre; katma değer vergisi mükellefleri, tutulması mecburî defter kayıtlarını bu verginin hesaplanmasına ve kontrolüne imkân verecek şekilde düzenleyecekler ve bu kayıtlarda en az

  1. a) Vergi konusu işlemlerin mahiyeti, vergisiz tutarları, hesaplanan vergi, indirilebilir vergi miktarlarını,
  2. b) Vergiden istisna edilen işlemlerin, indirim hakkı tanınan ve tanınmayanlara göre mahiyeti ve ayırımı ile hesaplanan indirilebilir vergi miktarını,
  3. c) İndirim konusu yapılamayacak işlemlerin niteliği ve bu işlemlerle ilgili vergi miktarlarını,
  4. d) Matrah ve indirim miktarlarındaki değişmelerle, ödenen, terkin edilen ve iade olunan vergileri açıkça göstereceklerdir.

Buna göre;  firmanız tarafından düzenlenmiş ve KDV Beyannamesi ile Bs formunda bildirilmiş olan 15/01/2014 tarihli iki adet e-Faturada gösterilen KDV ‘nin, KDV Kanununun yukarıda belirtilen ” indirim”, ” indirimin belgelendirilmesi” ve “kayıt düzeni” hükümleri uyarınca, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılı aşılmamak kaydıyla bu belgelerin kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde KDV indirimi mümkün bulunmaktadır.

Ayrıca  entegrasyon ve özel entegrasyon yöntemi kullanıcıları tarafından  e-fatura sistemi  üzerinden gönderimi yapılıp gönderim süreci tamamlandığı halde alıcıya teslimi başarısız olan  e-faturaların yeni bir zarfa konularak tekrar gönderilmesi teknik olarak mümkün bulunduğundan Başkanlığımızca yapılan incelemede özel entegrasyon yöntemi kullanıcısı olduğunuz tespit edilmiş olup, tarafınızca bahse konu e-faturaların yeni bir zarfa koyularak tekrar gönderim yapılabileceği tabiidir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.