Geçici Personel (4/C)KARİYER

Geçici ve Sürekli İşçi Ayırımı

Geçici ve Sürekli İşçi Ayırımı

İş Kanunu’nda “geçici işçi” gibi bir terim yer almamaktadır. “Sürekli işçi” – “geçici işçi” terimleri uygulamanın ortaya çıkardığı terimlerdir.

İş Kanunu’nun 8. maddesine göre, “nitelikleri bakımından en çok 30 işgünü süren işlere süreksiz iş, bundan fazla süren işlere sürekli iş denir.” “Bu hükme göre, akdin sürekli veya süreksiz olması tarafların iradesine göre değil, işin niteliğine göredir. Hizmet akdinde kararlaştırılan sürenin otuz işgününden az veya çok olması bu ayrım yönünden önemli değildir … işin sürekli olup olmadığını ayırmada esas alınacak süre işin fiilen devam ettiği süre değil devam etmesi gereken süredir.”

Süreksiz iş, işverene İş Kanunu’nun iş güvencesi ve iş güvenliği ile ilgili hemen tüm maddelerinden bağışıklık sağlayan bir nitelik taşımaktadır. Nitekim, bu grup içinde herhangi bir uyuşmazlık durumunda İş Kanunu değil, Borçlar Kanunu hükümleri yürürlüğe girmektedir.

30 günden fazla süren “sürekli işler”de ise, işçi ve işveren aralarında hizmet süresini belirleyerek akit yapabildikleri gibi, hizmet süresini belirlemeden de akit yapabilirler. Uygulamada, hizmet süresinin ne olacağı belirtilmemiş bir akitle (belirsiz süreli iş akdiyle) çalışanlara “sürekli işçi” denmekte; hizmeti belli süreyle sınırlayan bir akitle (belirli süreli iş akdiyle) çalışanlara “geçici işçi” adı verilmektedir. Bir yıl ve daha çok süre için yapılan akitlerin yazılı olması zorunlu sayılmış, bir yıldan daha az hizmet için yapılan akitlerin yazılı olma zorunluluğu gerekli görülmemiştir. Bunlarda işçi isterse, işveren kendisine bir belge vermekle yükümlüdür. (İş Kanunu, madde 9)

Belediyelerde “geçici işçi”, her iki grubu da kapsayan bir başlık olarak kullanılmaktadır; ancak ağırlık 30 günden fazla sürekli işlerdedir.

Belediyeler bakımından geçici işçi istihdamı, özellikle nüfus hareketliliği yüksek yerleşmelerde yaşanan “yıl içi değişken işgücü ihtiyacı”nı karşılayacak bir araç niteliğindedir. Genel olarak iş hukuku, 30 günden fazla süren işlerde çalıştırılan geçici işçileri kapsam dışında bırakmamış, geçici işgücünün haklarını koruyucu düzenlemeler getirmiştir.

Ancak, belediyeler açısından sorun, bu güvencelerin tüm geçici işçiler yönünden geliştirilmesini istemekten çok, geçici işçiliğin, mevsimlik geçici hizmet ihtiyaçlarını karşılamanın ötesinde kullanılmasıdır. Bu esnek istihdam türü belediye başkanlarınca yerel iş olanaklarını genişlettiği, merkezi yönetimin etki alanını daralttığı, sendikal örgütlenmenin alanını daralttığı, keyfi uygulamalara daha açık olduğu için yeğ tutulmaktadır. Öte yandan geçici işçilik, merkezi yönetim tarafından da teşvik edilmekte ve yönlendirilmektedir. Bu yönlendirmenin hukuksal öyküsü aşağıda aktarılmaktadır.

kaynak:yerelnet.org.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.