FİNANSAL MUHASEBEGÜNCEL HABERLERİnşaat Muhasebesi / Maliyet Muhasebesi

İnşaat İşlerinde İşin Bitimi Nasıl Belirlenir?

inşaat-3

İNŞAAT FAALİYETLERİNİN AYRIMI VE İŞİN BİTİMİ

İnşaat faaliyetlerinde bulunan işletmeler, vergi hukukunun da benimsendiği ayrıma göre faaliyetlerini iki şekilde yerine getirmektedirler.
Buna göre inşaat faaliyeti;
– Özel (yap-sat) inşaat faaliyeti
– Taahhüt şeklinde inşaat faaliyeti olmak üzere ikiye ayrılabilmektedir.

1.3.1. Özel (yap-sat) İnşaat Faaliyeti
Daire, kat, dükkan, iş yeri şeklinde yapı üretip, bunları satmak üzere inşaat faaliyetlerinde bulunmaktır. Bu işletmeler ürettikleri yapıları kendi adlarına ve satmak üzere inşa ederler. Diğer bir ifade ile esas faaliyet konuları bina, iş yeri inşa edip satmaktır.
Bununla birlikte esas faaliyet kousu inşaat üretimi olmamakla birlikte, işletmeler ihtiyacı olan binaları, depoları kendileri yapabilirler. Bu tür faaliyetler özel inşaat faaliyeti kapsamına girmekle birlikte vergilendirme açısından özel (yap-sat) inşaat olarak dikkate alınmazlar.
4
Örneğin tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir işletme yönetim faaliyetlerinde kullanmak üzere bir binayı kendisi yapabilir, bu durumda yönetim binası inşası vergilendirme açısından inşaat faaliyeti kapsamına girmez.

1.3.2. Taahhüt Şeklinde İnşaat Faaliyeti
Taahhüt: Kendi nam ve hesabına gerçek ve tüzel kişilere karşı sözleşmeli ve sözleşmesiz olarak bir işin yapılmasını veya teslimini üstlenmektir. (Kızılot,1994:3)
Vergi hukuku yönünden inşaat ve onarım işlerinin taahhüt edilmesi, Borçlar Kanunun 355. maddesindeki istisna akdinin tanımına tamamen uygundur. Bu madde ile istisna akdi “istisna bir akittir ki onunla bir taraf (müteahhit), diğer tarafın (iş sahibi) vermeyi taahhüt ettiği semen (bedel) karşılığında bir şeyin imalini, iltizam eder.” Şeklinde tanımlanmıştır. Bu madde de yer alan şey imali, inşaat onarım işlerini de kapsamaktadır.
Buna göre başkası adına yapılan inşaat işleri taahhüt kapsamında yer almakta ve uygulamada inşaat taahhüt ve onarım olarak ifade edilmektedir.
Ancak bu inşaat faaliyetin inşaat taahhüt ve onarım işi olarak kabul edilmesi için şu unsurları taşıması gerekmektedir.
a. İşin yapılmasını isteyen bir tarafın bulunması (iş sahibi veya ihaleye verenler).
b . İşin yapılmasını isteyen bir tarafın bulunması (müteahhit veya taşeronlar).
c. Sözleşmeye konu olan inşaat-taahhüt ve onarım işinin bulunması.(yol, köprü, bina vb.)
d. İnşaat-taahhüt onarım işinin belli bir ücret karşılığı yapılıyor olması gerekmektedir.
(Çankaya, 1998:21-22).
Taahhüt şeklindeki inşaat faaliyetlerinin süresi ise vergilendirme açısından önemlidir. Çünkü yapım süresi bir yıldan daha uzun süren inşaatlar özel bir vergilendirme sistemine tabidir. Yapımı daha kısa sürede tamamlanan inşaatlar ise genel hükümlere göre vergilendirilir.
Taahhüt şeklindeki inşaatlar süre dikkate alınarak ikiye ayrılmaktadır.

a. Yıllara Yaygın (Sari) İnşat ve Onarım İşleri.
İnşaat- taahhüt ve onarım işinin süresi 1 yıldan fazla ise yıllara yaygın inşaat taahhüt ve onarım işi olarak ifade edilir. Sürenin belirlenmesinde ise taahhüt işi için sözleşmedeki süre dikkate alınır. Burada bahsedilen süre 12aylık değil, hesap dönemidir. Örneğin 01.01.2004 tarihinde başlayıp, 31.12.2004’debiten bir inşaat işi için geçen süre 1 yıl olmasına rağmen iş yıllara yaygın inşat işi değildir. Çünkü ayını hesap denemi içerisinde başlamış ve bitmiştir. Ancak 30.10.2004 tarihinde başlayıp 30.05.2005 yılında tamamlanan bir inşaatın yapım süresi 7 ay olmasına rağmen 2 takvim yılını (hesap dönemini) kapsaması nedeniyle, Yıllara Yaygın İnşaat Taahhüt işi olarak ifade edilir.
Gelir vergisi Kanunun 42-43.44. maddelerinde düzenlenen özel bir vergilendirme siteminin Yılara Yaygın İnşaat taahhüt işlerinin vergilendirmesinde uygulanması nedeni ile bu ayrım vergilendirme açısından önem taşımaktadır.

b. Yıllara Yaygın Olmayan İnşaat Taahhüt ve Onarım İşleri
Aynı yıl içerisinde başlayıp biten inşaat taahhüt onarım işleri yıllara yaygın olmayan inşaat taahhüt işi olarak adlandırılır. Örneğin 25.02.2004 tarihinde başlayıp, 28.12.2004 tarihinde tamamlanan iş, aynı takvim yılında başlayıp tamamlandığı için Yıllara yaygın olmayan taahhüt işi olarak ifade edilir. Yıllara yaygın olamayan işler ise vergilendirme açısından genel hükümlere göre tabirdi. Diğer bir ifade ile GVK 42-43-44 madde yer alan özel vergilendirme sisteminin kapsamına girmez.

1.3.3. İnşaat Faaliyetinde İşin Bitimi
İnşaat işlerinde işin bitimi üretimin tamamlanması anlamına geldiğinden işin bitimi ve bitim tarihi açısından önem arz etmektedir. Bunlardan birincisi vergilendirme, ikincisi ise maliyetlerin kesin tespiti ve dolayısıyla o işten sağlanan kar ve zararın kesin olarak belirlenmesidir.

5
Özellikle yıllara yaygın inşaat- taahhüt ve onarım işlerinde özel bir vergilendirme sistemine tabi olması nedeniyle, vergiye doğrudan olay işin bitiminde ortaya çıkmaktadır. Nitekim GVK.44 madde İnşaat ve Onarma İşlerinde İşin Bitimi ile ilgili düzenlemeyi kapsamakta ve maddeye göre “İnşaat ve onarma işlerinde geçici ve kesin kabul usulüne tabi olan hallerde geçici kabulün yapıldığını gösteren tutanağın veya fiilen bırakıldığı tarih bitim tarihi olarak kabul edilir.
Bitim tarihinden sonra bu işlerle ilgili olarak yapılan giderler ve her ne nam ile olursa olsun elde edilen hasılat, bu giderlerin yapıldığı veya hasılatın elde dildiği yılın kâr ve zararının tespitinde dikkate alınır.”

Yasa maddesinden de anlaşılacağı gibi eğer Yıllara yaygın inşaat ve onarma işi geçici ve kesin kabul usulüne tabi ise geçici kabul tutanağının idarece onaylandığı tarih işin bitim tarihi olarak kabul edilecek ve o yılın kazancı sayılacaktır. Örneğin X inşaat şirketi geçici ve kesin kabul usulünce tabi olarak üstlendiği Milli Eğitim Bakanlığına ait yıllara yaygın Okul inşaatını tamamlamış ve 27.12.2004 tarihinde geçici kabul tutanağını düzenlemiştir.

Bu tutanak 02.01.2005 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanmıştır. X inşaat şirketi yıllara Yaygın Okul İnşaatından elde ettiği kazanç 2005 yılının kazancı sayılacak ve 2006 yılında vereceği beyannamede gösterecek ve vergisini ödeyecektir.
Geçici ve kesin kabul usulüne tabi olmayan işlerde işe işin bitimi, işin fiilen tamamlandığı tarihtir. Örneğin X inşaat şirketi Yapımını üstlendiği ve 20.05.2003 tarihinde fiilen tamamlamış ve teslim etmiştir. İşin fiilen tamamlandığı tarih olan 11.10.2004 tarihi işin bitimi tarihi olması nedeniyle bu işten elde edilen kazanç 2004 yılının kazancı olarak kabul edilecektir.
Özel inşaat faaliyetlerinde işe işin bitim tarihinin vergilendirme açısından özel bir önemi yoktur. Çünkü inşaat yapımı ne zaman tamamlanırsa o zaman satış yapılacak ve dolayısıyla kazanç o zaman ortaya çıkacaktır. Ancak uygulamada bazı inşaat işletmelerinin inşaat henüz bitmeden satış yaptıkları görülmektedir. Henüz söz konusu olmadığından inşaat tamamlanmadan gerçekleştirilen bu satışlar avans niteliğindedir.
İşin bitimi aynı zamanda üretimin tamamlanmasını ifade ettiğinden, yıllara yaygın inşaat taahhüt faaliyetine bulunan işletmelerin hizmet üretimine ilişkin maliyetlerini kesin olarak işin bitiminde tespit edip, hizmet üretiminin sonuçlarını (kar-zarar) alabilirler. Aynı şekilde Özel inşaat işletmeleri de üretmiş oldukları mamulün (yapının)maliyetlerini kesin olarak ancak işin bitiminde tespit edip, satış politikalarını bu doğrultuda belirleyebilirler veya belirlenmiş satış politikalarında düzeltmeler yapabilirler. Dolayısıyla mamül üretimin sonuçlarını kesin olarak alabilirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.