GÜNCEL HABERLERÜlke EkonomileriYATIRIM&FİNANS

Macaristan Ekonomisi Detaylı Analizi-1

Borsa-1

Macaristan Ekonomisi Detaylı Analizi
Macaristan ihracat odaklı bir ekonomiye sahip olup, uluslararası ekonomik konjonktürün yarattığı risklere açıktır. Dış ticaretinin büyük bir bölümünü AB ülkeleriyle yapan ülke, küresel krizin etkisi altına giren Avrupa’daki ekonomik durumdan ciddi şekilde etkilenmiştir.

Bununla birlikte Orban Hükümeti, sıkı mali politikalar hayata geçirerek, bütçe açığını GSMH’nin %3’ünün altına düşürmeyi başarmış ve 21 Haziran 2013 tarihinde, AB tarafından kendisine dokuz yıldır uygulanan “aşırı bütçe açığı” prosedürünün sonlandırılmasını sağlamıştır.

Öte yandan Hükümet, bütçe açığını kapatmak için bankacılık, enerji, telekomünikasyon ve bazı hizmet sektörlerine koyduğu geçici vergileri sürekli hale getirmiş; Başbakan Orban, bunların kamu borçları GSMH’nin %50’sinin altına düşene kadar sürdürüleceğini açıklamıştır. Hükümet ayrıca, büyümeyi teşvik amacıyla öncelikli sektörlere bazı vergi indirimleri getirmiş ve bilhassa imalat sektöründe faaliyet gösteren uluslararası şirketlerle stratejik işbirliği anlaşmaları imzalamaya başlamıştır.

2012 yılında küçülen Macar ekonomisi, 2013 yılında toparlanmaya başlamış ve 2013’te %1,1; 2014 yılında ise %2,8 oranında büyümüştür. Ülkedeki enflasyon oranı 2013’te % 1,7 ve 2014 yılında % -0,1 olarak gerçekleşmiştir.

Orban Hükümeti ekonomik ve ticari ilişkilerini geliştirme ve yeni ülkelerden sermaye çekme yönünde gayret sarfetmekte olup, yeni pazar arayışlarıyla uygulamaya koyduğu “Doğu’ya açılım” politikası çerçevesinde, Bakü, Moskova, Pekin ve Riyad’a ilave olarak 2013 Aralık ayında İstanbul’da da bir Ticaret Ofisi açmıştır.

Macaristan Ekonomisi Detaylı Analizi

Bir Avrupa Birliği ülkesi olan Macaristan’da, diğer AB ülkelerinde de olduğu gibi, serbest piyasa ekonomisi hüküm sürüyor. 20. yüzyılda, önce tarıma, sonra da ağır sanayiye dayalı farklı ekonomik sistemlerden geçen Macar ekonomisi,

1990’lı yıllarda tekrar köklü bir değişiklik yaparak liberal ekonomiye yönelmiş. Ekonomide gerçekleştirilen bu keskin dönüşün, ülkede bazı değişim ve uyum sorunlarına neden olduğu ve özellikle ilk yıllarda Macaristan’ın bir çok zorlukla baş etmek zorunda kaldığı biliniyor. 1990’lı yıllarda, Macar ekonomisine enflasyonla mücadele ve kamu harcamalarının dondurulması konuları damgasını vurmuştu. Ardından, liberalleşme, özelleştirme ve istikrarın sağlanması yönünde adımlar atıldı. Dış ticaretle ilgili idarî engellerin ortadan kaldırılmasıyla, doğrudan yabancı dış yatırımlar için uygun ortam yaratıldı. Bu arada, 1994’de Avrupa Birliği’ne yapılan üyelik başvurusunun ekonomiye dinamizm kazandırması da olumlu bir faktör oldu. Agresif özelleştirme politikaları yanında, Macar para birimi Forint konvertibl hale getirildi ve dövizle yapılan işlemler serbest bırakıldı. 2000’li yıllarda Macaristan eski Doğu bloku ülkeleri arasında geçiş sürecini ekonomik olarak en iyi atlatan ülke olarak görülüyordu. Ülke, 2004 yılında AB’ye tam üye olduktan sonra, hem yabancı yatırımcıların ilgi odağı oldu, hem de likidite girişleriyle hızlı bir ekonomik başarı yakaladı. Yabancı yatırımlar, özellikle finans alanında bir kurtarıcı gibi yetişirken, turizm de ekonominin önemli bir unsuruna dönüştü.

Bugünkü durum

Macar ekonomisi, günümüzde “orta boy” bir ekonomi sayılıyor. Burası, Orta Avrupa’da konuşlanmış “açık” bir ekonomi ve Avrupa Birliği’nin de bir parçası. Ülkenin en dikkat çekici özelliklerinden biri, Orta Avrupa’da, ulaştırma sektörü açısından önemli bir kavşak noktası olması.

Macaristan’da 31,000 km’yi aşkın bir karayolu şebekesi var. Bunun yaklaşık 1,200 km’sini otoyollar oluşturuyor. Bu yollar, aslında bölgedeki diğer ülkeleri de birbirine bağlayan yollar. Yani, Macaristan, 5 Avrupa karayoluna ve 3 uluslararası taşımacılık koridoruna ev sahipliği yapıyor. Ülkede, ayrıca, 3,000 km’si elektrikli olan, toplam 8,000 km uzunluğunda bir demiryolu şebekesi var. Havaalanı sayısı ise 5’i uluslararası olmak üzere 13.

Eskiden bir tarım ülkesi olan Macaristan’da, bu sektör artık ilk sırada olmasa da, halâ önemini koruyor. Macaristan, tarım ürünleri açısından kendi kendine yeterli bir ülke ve önemli bir tarım ürünleri ihracatçısı. Tarım’ın Milli Gelir’deki payı %4 civarında, ama ihracattaki payı %8’i buluyor. İklimi ve doğal yapısı tarıma çok elverişli olan ülke topraklarının en az yarısında tarımsal üretim devam ediyor. Önde gelen tarım ürünleri arasında mısır, buğday ve diğer tahıllar, patates, ayçiçeği ve meyve çeşitleri var. Ayrıca “paprika” diye bilinen çok kaliteli kırmızı biberleri ve ünlü Macar şaraplarını da bu listeye eklemek lâzım. Nüfusun yaklaşık %5’i tarım sektöründe çalışıyor.

20. yüzyılın ikinci yarısında bir ağır sanayi ürünleri ülkesi haline gelen Macaristan’da, daha sonra da bu alan önemini pek kaybetmemiş. Üstelik, ülke piyasa ekonomisine geçince, eski sanayi tesisleri yenilenmiş ve modern bir yapıya kavuşturulmuş. Bugün, çeşitli makinaların üretimi ağır sanayinin başını çekiyor, bunu da kimyasal ürünler ve ilaç sanayii izliyor. Ayrıca, enerji üretimi, otomobil fabrikaları ve gıda endüstrisi de diğer önde gelen sanayi konuları. Örneğin, gıda endüstrisi, tüm endüstriyel üretimlerin %12’sini, toplam ihracat gelirlerinin ise %11’ini sağlıyor.

Ama ülke ekonomisinin şampiyonu, hiç kuşkusuz, “hizmet sektörü”. Özellikle, son 15 yılda taşımacılık ve turizm konularında büyük gelişmeler kaydeden Macaristan ekonomisinde, hizmet sektörünün payı %60’lar seviyesinde. Ülkenin merkezi konumu, ulaşımda bir kavşak noktası olması, ucuz ve nitelikli işgücü imkânları ve ucuz işletme giderleri sayesinde, hizmet sektörünün geniş alanlara yayılarak büyüdüğü biliniyor.

Büyüme Umudu

Son yıllarda AB’de yaşanan ekonomik krizin olumsuz etkilerine rağmen, ekonomistler Macar ekonomisindeki büyümenin 2013 yılından itibaren yeniden hız kazanabileceği görüşündeler. Nitekim 2013’ün ilk çeyreğinde, Macaristan ekonomisi, Almanya ve İngiltere ile birlikte Avrupa Birliği içindeki en iyi üç ekonomiden biri oldu. Hükûmet bütçe açığını yüzde 3’ün altına çekmeyi hedefliyor. İç pazarı küçük olsa da, Macaristan Avrupa’ya ticaret ve yabancı yatırımlar yolu ile sıkı sıkıya bağlı olduğundan bölgesindeki en açık ekonomiye sahip ülke. İletişim, bankacılık, altyapı ve imalât sektörlerinin büyük bölümü yabancı yatırımcıların mülkiyetinde. Güçlü özel sektörün GSYİH içindeki payı %80 oranında.

Yatırımlara teşvik

Macaristan, ülkeye gelmek isteyen veya daha önce gemiş olup işlerini büyütmek isteyen yatırımcılar için avantajlı bir ülke. Çünkü, bir AB ülkesi olarak, yatırımcıların hem AB fonlarından yararlanmasını sağlıyor, hem de kendi teşvik fonlarını devreye sokuyor. Yatırımın yapılacağı bölgeye göre yüzde 50’ye kadar ulaşan teşvik yardımlarının bazıları kredi, bazıları da hibe şeklinde olabiliyor.

Ayrıca vergi indirimleri de var: 10 yıl boyunca, kurumlar vergisi yüzde 80 indirimli ödeniyor. İstihdam yaratıldığı için, tesis inşaatı için, eğitim düzenlemek için ya da ücret arttırımı için de ayrı ayrı destekler alabilmek mümkün.

Dengeli bir dış ticaret

Macaristan’ın dış ticareti dengeli bir görünüm sergiliyor. İhracat ve ithalatın ana sektörü olarak makine ve taşıma ekipmanları ön plânda. İthalatın %46’sı, ihracatın ise %53’ü bu sektörde gerçekleştiriliyor. AB ülkeleri Macaristan’ın ihracatında ortalama %78’lik, ithalatında ise %71’lik yer tutuyor. Almanya ülkenin en büyük ticaret ortağı. İhracatta ilk üç ülke Almanya, Romanya ve Slovakya. İthalatta ilk sıralar ise Almanya, Rusya ve Avusturya’ya ait. Macaristan’ın Türkiye’den ithalatı 514,4 milyon USD düzeyinde, ihracatı ise 1,56 milyar USD.
kaynak:1-dış işleri bakanlığı
2-http://www.diplomat.com.tr/atlas/sayilar/sayi21/sayfalar.asp?link=s21-8.htm

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.