FİNANSAL MUHASEBEÖne Çıkan HaberlerSMM/YMM/BAĞIMSIZ DENETİM

Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Denetimine İlişkin Düzenlemeler

Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Denetimine İlişkin Düzenlemeler:

3568 Sayılı Kanun’un 2’nci maddesi ile yeminli mali müşavirlere tasdik yetkisi verilmiştir. Tasdik yetkisine ilişkin ayrıntılı açıklamalar Kanun’un 12’nci maddesinde yer almaktadır. Madde hükmüne göre;

Yeminli mali müşavirler, gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin mali tablolarının ve beyannamelerinin mevzuat hükümleri, muhasebe prensipleri ile muhasebe standartlarına uygunluğunu ve hesapların denetim standartlarına göre incelendiğini tasdik ederler.

Yeminli mali müşavirlerin tasdik edecekleri belgeler, tasdik konuları ile tasdike ilişkin usul ve esaslar; gerçek ve tüzel kişilerin mükellefiyet şekilleri, iş kolları ve ciroları, döviz kazandırıcı işlemleri, ithalat ve ihracatları, yatırımın miktarları ve nevileri ile belgelerin ibraz edileceği merciler esas alınmak suretiyle Maliye Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenir.

Maliye Bakanlığı, bu yetkisini kullanarak 02.01.1990 tarihli Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’i Yayınlamıştır. Yönetmeliğin 1’nci maddesinde Yönetmeliğin amacı;

Yeminli mali müşavirlerce gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin mali tablo ve beyannamelerinin; vergi, istisna, muafiyet, iade, indirim, tecil, terkin veya zarar mahsubu işlemleri vb. taleplerinin mevzuat hükümlerine, muhasebe ilke ve standartlarına uygunluğu esas alınarak hesapların gerçeğe uygun ve doğru bilgi verecek şekilde tutulmasını ve bu suretle mükelleflerin doğru beyanda bulunmalarını sağlamak olarak açıklanmıştır.

Yönetmeliğin[1] 4’ncü maddesinde ise tasdik şöyle tanımlanmıştır:

Tasdik, gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin yeminli mali müşavirlerce denetleme ilke ve standartlarına göre uygunluk yönünden incelenmesi, bu inceleme sonuçlarına dayanılarak tasdik kapsamına giren konuların ve belgelerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığının imza ve mühür kullanmak suretiyle tespiti ve rapora bağlanmasıdır.

Bu Yönetmelik ve Bakanlık tarafından konuya ilişkin olarak yapılacak diğer düzenlemeler çerçevesinde tasdik edilmiş konu ve belgeler, kamu idaresinin yetkililerince tasdikin kapsamı ölçüsünde incelenmiş olarak kabul edilir. Ancak, çeşitli kanunlarla kamu idaresine tanınan inceleme  ve teftiş yetkilerinin kullanılmasına ve gerektiğinde tekrarına ait hususlar saklıdır.

Yeminli mali müşavirlerce yapılacak tasdikin amacı yine aynı yönetmelikte;

  1. Gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin hesap ve kayıtlarının sonuçlarını gösteren mali tabloların, yanıltıcı olmayacak biçimde eksiksiz ve gerçeğe uygun şekilde düzenlenmesini sağlayarak kamunun istifadesine sunmak,
  2. Gerçek ve tüzel kişilerin veya bunların teşebbüs ve işletmelerinin, ilgili mevzuat yönünden olan taleplerin karşılanmasında çabukluğu sağlayarak hak ve yararlarını korumak,
  3. Vergi idaresi ve mükellef ilişkilerinde güveni hakim kılmak, şeklinde açıklanmıştır.

Bu madde ile tasdikin amaçlarından birisinin de vergi idaresi ve mükellef ilişkilerinde güveni sağlamak olduğu belirtilmiş, böylece tasdik vergisel amaca yöneltilmiştir.

Nitekim, Yönetmeliğin[2] 7’nci maddesinde yeminli mali müşavirlerce yapılacak tasdikin kapsamı açıklanmış olup, bu maddede; Gelir vergisi, kurumlar vergisi, katma değer vergisi, veraset ve intikal vergisi, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun, damga vergisi ve mali mevzuatta yer alan teşvik, indirim, istisna ve muafiyetler yönünden yapılacak tasdik konuları  belirtilmiştir. Yine, Maliye Bakanlığınca tebliğ çıkarılmadıkça yeminli mali müşavirlerin bu konularda tasdik yapamayacakları belirtilmiştir. Maliye Bakanlığı yeminli mali müşavirlerce yapılacak tasdike ilişkin 24 adet tebliğ yayınlamış olup, bu tebliğlerdeki tasdik konularının tümü vergi mevzuatına ilişkindir. Dolayısıyla yeminli mali müşavirlerce yapılan tasdik denetimi, bir nevi vergi denetimi halini almıştır.

Vergi Usul Kanununun mükerrer 227’nci maddesinde de yararlanılması yeminli mali müşavirlerce düzenlenmiş tasdik raporu ibrazı şartına bağlanan konularda tasdik raporunun ibraz edilmemesi halinde, tasdike konu haktan yararlanılamayacağı belirtilmiştir.

Yönetmeliğin[3] 12’nci maddesi ile yeminli mali müşavirlerin yetkileri; sözleşme yapılan mükellefin tüm defter kayıt ve belgelerini incelemek, tasdike ilişkin bilgileri yöneticilerden, iç denetçilerden ve diğer ilgililerden istemek ve şirketlerin yönetim kurulu ve genel kurul toplantılarına katılmak, şeklinde düzenlenmiştir.

4369 sayılı Kanunun 4’ncü maddesiyle Vergi Usul Kanununun 256’ncı maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilerek, yeminli mali müşavirlere tasdike konu hesap ve işlemlerin doğrulanması için gerekli belge ve kayıtlarla sınırlı olmak üzere, tasdik yaptıkları mükellef dışındaki mükelleflerin de defter ve belgelerini görmek ve tetkik etmek yetkisi verilmiştir. Madde hükmü özetle şöyledir:

Defter belge ibraz zorunluluğu, Maliye Bakanlığınca belirlenecek usule uygun olarak, tasdike konu hesap ve işlemlerin doğrulanması için gerekli kayıt ve belgelerle sınırlı olmak üzere, bu hesap ve işlemlere doğrudan yada silsile yoluyla taraf olanlara, defter ve belgelerinin tetkiki amacıyla yeminli mali müşavirler tarafından yapılan talepler için de geçerlidir.

Yeminli mali müşavirlere tasdik işlemine yönelik verilen bu yetkilerin yanında bir takım sorumluluklar da yüklenmiştir. 3568 sayılı Kanunun 12’nci maddesinde, yeminli mali müşavirlerin tasdik işlemlerinden doğan sorumlulukları şöyle açıklanmıştır.

Yeminli mali müşavirler yaptıkları tasdikin doğruluğundan sorumludurlar. Yaptıkları tasdikin doğru olmaması halinde, tasdikin kapsamı ile sınırlı olmak üzere, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.

Yeminli mali müşavirlerin mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulacağı, V.U.K.’nun mükerrer 227’nci maddesi ile de hükme bağlanmıştır.

Yeminli mali müşavirlerin tasdik işlemlerinden doğan sorumlulukları ile ilgili, Yönetmeliğin[4] 20’nci maddesinde de benzer hükümler yer almaktadır. Buna göre;

Bu yönetmelik kapsamına giren tasdik işlemlerinden imza ve mühür kullanmak suretiyle tasdik yapan dolayısıyla tasdik raporu düzenleyen yeminli mali müşavirler, tasdik kapsamı ile sınırlı olmak üzere tasdikin doğruluğundan sorumludurlar. Tasdik konusu ile ilgili olarak Bakanlıkça tebliğlerle belirlenen hususların, tasdik kapsamı içinde araştırılması ve incelenmesi zorunludur.

Yeminli mali müşavirler, inceledikleri ve sonucunda tasdik raporu düzenledikleri konu ve belgelerin gerçeği yansıtmaması ve doğru olmaması halinde, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan V.U.K. ve 3568 sayılı Kanun hükümleri uyarınca mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludurlar. Bu sorumluluğun yerine getirilmesinde Borçlar Kanunu’nun “Tam teselsül” hükümleri uygulanır.

Yeminli mali müşavirler tasdikten doğan sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için doğabilecek zararların tazmini amacıyla sorumluluk sigortası yaptırabilirler.

Yeminli mali müşavirlerin ve serbest muhasebeci mali müşavirlerin sorumlulukları ve ceza hükümleri bundan sonraki bölümde geniş olarak açıklanacaktır.

[1] Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

[2] Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

[3] Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

[4] Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.