GÜNCEL HABERLERKARİYERYök Mevzuat

ÖĞRETİM GÖREVLİSİ, OKUTMAN, UZMAN VE ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ KADROLARI MERKEZİ SINAV ŞARTI VAR MI?

Öğretim elemanı-4

ÖĞRETİM GÖREVLİSİ, OKUTMAN, UZMAN VE ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ KADROLARI MERKEZİ SINAV ŞARTI VAR MI?
ÖĞRETİM GÖREVLİSİ, OKUTMAN, UZMAN VE ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ KADROLARININ DEŞİMİNDE “ÖĞRETİM ÜYESİ DIŞINDAKİ ÖĞRETİM ELEMANI KADROLARINA VEYA AÇIKTAN YAPILACAK ATAMALARDA UYGULANACAK MERKEZİ SINAV İLE GİRİŞ SINAVLARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK” HÜKÜMLERİ UYGULANACAK MI?

Giriş

31 Temmuz 2008 tarih 26953 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan “Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Veya Açıktan Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav İle Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönet melik”in ilanla ilgili 8.maddesi ( 1 ) Yükseköğretim kurumlarında ihtiyaç duyulan öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadroları ve varsa ilgili birim bölüm başkanınca, bölüm kurulunun görüşü alınarak fakültelerde dekanlığa, konservatuar ve yüksekokullarda müdürlüklere, rektörlüğe bağlı bölümlerde rektörlüğe; enstitülerde ise enstitü yönetim kurulunun görüşü alınarak, müdür tarafından, ilan edilmek üzere rektörlüğe iletilir. Rektörlükler kendilerine ulaşan kadro taleplerini en geç bir ay içinde Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına bildirirler.

78 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 5 inci maddesine göre kullanma izni verilen kadrolar Yükseköğretim Kurulunun internet adresinde yayınlanmak üzere rektörlükçe Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına gönderilir ilan metninde adaylarda bu Yönetmelik kapsamında belirlenen şartlar, son başvuru tarihi, ön değerlendirme sonuçlarının ilan tarihi, giriş sınavı on beş günden az olarak belirlenemez. Adayların başvuruları internet üzerinden de olabilir denilmektedir.

Bu yazımızda 31 Temmuz 2008 tarihli Yönetmeliğin 2 inci maddesi bu yönetmelik, Devlet ve Vakıf Yükseköğretim Kurumlarının öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi, uzman, çevirici ve eğitim-öğretim planlamacısı kadrolarına açıktan veya öğretim elemanı dışındaki kadrodan naklen yapılacak atamaları kapsayacağı belirtilirken, 6’ıncı maddesi genel şartların (b) bendinde öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadrolarına naklen veya açıktan yapılan her türlü atamada ALES’den 70, öğrenci seçme ve yerleştirme merkezi tarafından yapılan Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavından (KPDS) veya Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavından (ÜDS) en az 50 puan veya eşdeğerliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen bir sınavdan bu puan muadili bir puan almış olmak şartlarının öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadroları olan “öğretim görevlisi okutman, araştırma görevlisi, uzman, çevirici ve eğitim öğretim planlamacısı” kadroları arasındaki geçişlerde de uygulanıp uygulanmayacağı konusunda çeşitli örneklerle değerlendirilmeye çalışılacaktır.

Atama Yönergesindeki Muafiyet Maddesindeki Çelişki

Öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadrolarına naklen veya açıktan yapılan her türlü atamada ALES’den en az 70, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılan Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavından (KPDS) veya üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavından (ÜDS) en az 50 puan veya eşdeğerliliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen bir sınavdan bu puan muadili bir puan almış olmak şartının aranacağı belirtilirken. .Doktorasını tamamlamış olanlar, Tıpta Uzmanlık Tüzüğü hükümlerine göre uzmanlık eğitimini tamamlayanlar, meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına atanacaklar, bu Yönetmelik yürürlüğe girdiği tarihte yükseköğretim kurumlarında bu kadro unvanlarında çalışmakta olanlar ile yükseköğretim kurumlarından ayrılan öğretim elemanlarının çalışmakta oldukları yükseköğretim kurumlarında veya başka yükseköğretim kurumlarında öğretim elemanı kadrolarına başvurularda ise yabancı dil şartı aranmayacağı belirtilmektedir.

Genel şartta atama koşulları bütün kadrolar için ALES’ten 70, KPDS ve ÜDS’den 50 puan alma şartı bulunur iken çalışmakta olanlar ile yükseköğretim kurumlarından ayrılan öğretim elemanlarının çalışmakta oldukları yükseköğretim kurumlarında veya başka yükseköğretim kurumlarında öğretim elemanı kadrolarına başvurularında ALES sınav şartının kaldırılıp genel şartlardaki Yabancı dil şartının aranması yönetmeliğin kendi içindeki başka bir çelişkisidir. ALES sınav şartını kaldırırken, yabancı dil şartını kaldırmamasının mantığının ne olduğunun ortaya konulması gerekmektedir.

Diğer taraftan genel şartlarda atama koşullarının hepsinde aynı olan ve hali hazırda bu kadrolarda görev yapanların bu kadronun atama koşullarına haiz oldukları hukukun kabul görmüş genel kuralıdır. Aksi durumda bunların kadroda çalışmaya devam etmeleri mümkün olamaz. Başka bir ifade ile bu kadroda bulunanlar bu kadro için konulan bütün kurallar onların kazanılmış müktesep hakları olmaktadır. Bu kadro içinde yapılacak kadro değişikliği durumunda bulunanlardan ALES sınav şartı aranmazken Yabancı dil şartı aramak bunların genel şartlarda konulan kurallarda kazandıkları haklarını kadro değişimi yapmak istediklerinde geri alınması anlamına gelmektedir. Bu uygulamanın diğer bir anlamı da kanunun geriye doğru uygulandığı anlamına gelir bu hem hukuk kurallarına hem de anayasamıza aykırı bir durumdur.

Muafiyet maddesinin; meslek yüksekokullarının öğretim elemanlarına başvurularda yabancı dil şartı aranmaz iken diğer okullara atanacaklarda aranması anayasamızın eşitlik ilkesine aykırı bir durum olmaktadır.

Yönetmeliğin ilan maddesinde hala çalışanların kadro değişiminde de ilan şartı aranacağına dair bir açıklamanın olmamasına karşın YÖK’ün yazdığı görüş yazısında bu kadro değişimlerinin de ilan şartına uyulması gerektiği belirtilmektedir.

Halen çalışan kişilerin kadro değişimlerinin ilan edilmesinin anlamsız ve gereksiz bir zaman kaybından başka hiçbir şey ifade etmeyeceği gibi işleyişi tıkamaktan başka bir fonksiyonu olmayacak uygulama olacaktır. İlan edilecek kadroya değişiklik yapılacak kişiler belli olduğundan ilanın hiçbir fonksiyonu olmayacağı gibi ilana başvuracakları da gereksiz yere başvuru yapmalarına neden olacaklardır.

Konservatuarımız ile Dokuz Eylül Senfonik Müzik Araştırma Merkezinde (DESOMER) görev yapan okutmanların işgal etmekte oldukları kadroları itibariyle bir takım yasal sakıncalar bulunmakta olup, bu öğretim elemanlarının bir an önce diğer öğretim elemanı kadrolarına geçirilmeleri gerekmektedir.

Bilindiği üzere, Yükseköğretim Kurumunun 31 Temmuz 2008 tarihinde çıkarmış olduğu “Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Naklen veya Açıktan Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik” ile öğretim elemanı kadrolarına naklen ve açıktan yapılan tüm atamalar için Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavı (ALES), Kamu Personeli Dil Sınavı (KPDS) veya Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı (ÜDS) şartı getirilmiştir. Bu Yönetmelik hükümlerinin uygulanmasını göstermek amacıyla Yükseköğretim Kurulu Yürütme Kurulunun 26.11.2008 gün ve 28 nolu oturumda alınan kararının (7) nci maddesinde, “Bir fakülte, yüksekokul veya meslek yüksekokulu bünyesinde bir anabilim dalında 2547 sayılı Yasanın 50/d maddesine göre istihdam edilen araştırma görevlisinin 33. madde hükümlerine göre istihdam edilebilmesi için 31 Temmuz 2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmelikteki usul ve esaslara göre atamasının yapılmasının şart olduğuna”, (8). maddesinde de, “Bir anabilim dalında istihdam edilen araştırma görevlisinin, aynı yükseköğretim kurumunda da olsa, bir başka anabilim dalında istihdam edilebilmesi için, 31 Temmuz 2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmelikteki usul ve esaslara göre atamasının yapılmasının şart olduğuna” karar verilmiştir

Yükseköğretim Yürütme Kurulu’nun söz konusu kararı üzerine Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası, bu kararın yürütmesinin durdurulması ve iptali için Danıştay nezdinde dava açılmıştır. Açılan dava neticesinde Danıştay 8. Dairesi, 17.09.2009 tarih ve E.2009/663 sayılı kararıyla yürütmenin durdurulmasına karar vermiştir. Söz konusu Danıştay kararında özetle; Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Naklen veya Açıktan Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin “kapsam” başlıklı 4 üncü maddesinde; bu yönetmeliğin, Devlet ve vakıf yükseköğretim kurumlarının öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi, uzman ve eğitim-öğretim planlamacısı kadrolarına açıktan veya öğretim elemanı dışındaki kadrolardan naklen yapılacak atamaları kapsadığı kuralının hükme bağlandığı, yukarıda anılan yönetmeliğin kapsam başlıklı maddesinden de anlaşılacağı üzere, bu Yönetmeliğin, öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadrolarına açıktan veya öğretim elemanı dışındaki kadrolardan naklen yapılacak atamalara ilişkin usul ve esasları öngördüğü, dava konusu Yürütme Kurulu kararının (7) ve (8) inci maddelerinin ise, anılan Yönetmeliğin kapsamında olmayan 2547 sayılı Yasanın 50/d maddesine göre istihdam edilen ve bir öğretim elemanı olan araştırma görevlilerinin 33 üncü madde hükümlerine göre istihdamı ve yine bir anabilim dalında istihdam edilen araştırma görevlilerinin başka bir anabilim dalında istihdamına ilişkin kurallarının öngörüldüğü, Yönetmeliğin 4 üncü maddesinde hangi atamaların bu Yönetmelik kapsamında olduğunun açıkça belirtilmiş olduğu, bu maddenin (4. madde) davaya konu olan Yürütme Kurulu kararının (7) ve (8) inci maddelerinde belirtilen istihdam şekillerini içermediği, böylece, Yürütme Kurulunca alınan kararla, Yönetmelikte sayılmayan atama hallerinin de bu Yönetmeliğe tabi tutulmakla, üst hukuk normlarına aykırılık oluşturulduğu ifade edilerek, Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararının (7) ve (8) inci maddeleri hakkında yürütmenin durdurulmasına hükmedilmiştir.

Yani daha açık bir ifade ile söz konusu Danıştay kararından, 31.7.2008 tarih ve 26953 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin halen yükseköğretim kurumlarının kadrolarında çalışan öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanlarını (öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi, uzman, çevirici, eğitim-öğretim planlamacısı) kapsamadığı, bu Yönetmeliğin yükseköğretim kurumlarının yukarıda belirtilen kadrolarına açıktan yani ilk kez atanacak olanlar ile öğretim elemanı dışındaki kadrolardan yani 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu,2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu ve 926 Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu gibi çeşitli personel kanunlarına tabi kadrolardan yapılacak naklen atamaları kapsadığı sonucu çıkmaktadır.

Danıştay kararından sonra Yükseköğretim Başkanlığı tarafından Üniversite rektörlüklerine gönderilen 03.11.2009 tarih ve 9882–35771 sayılı yazı ile 50/d maddesi uyarıca İstihdam edilmiş araştırma görevlilerinden;
a)Doktora öğrenimini tamamlamak üzere olanların başarı durumu göz önünde bulundurularak Üniversitelerin öğretim elemanı ihtiyacı dolayısıyla doktora öğrenimini tamamladıktan sonra istihdamında lüzum görülenlerin,
b) Yurtdışında bir Yükseköğretim kurumunda lisansüstü öğretim görmek üzere akseptans temin ederek 2547 Sayılı kanun’un 33.maddesi hükümlerine istinaden burslu olarak yurtdışına gönderilmesi düşünülenlerin,
2547 sayılı Kanunun 33. maddesinin (a) fıkrası hükümlerine göre atanması gerektiği ve dolayısıyla 2547 sayılı Kanunun 50. maddesinin (d) fıkrasına göre istihdam edilen kişilerin atamalarının, öğretim elemanı ihtiyacı dikkate alınarak üniversitelerce değerlendirilmesi gerektiği ifade edilerek 50/d‘den 33/a‘ya geçiş için yeniden atama takdirini üniversite rektörlüklerini bıraktığını belirtmiştir.
Yukarıda sözü edilen Danıştay kararının yalnızca 2547 sayılı Kanunun 50/d maddesine göre istihdam edilen araştırma görevlilerini kapsadığı gibi algı ortaya çıkmış ve düzenlemeler hep bu yönde yapılmıştır. Oysa bir örneği ek’te sunulan Danıştay kararının incelenmesinden de görüleceği üzere söz konusu karar, araştırma görevlisi kadroları dışındaki; öğretim görevlisi, okutman, uzman, çevirici ve eğitim-öğretim planlamacısı kadrolarına yapılacak atamaları da kapsamaktadır. Yani, halen öğretim üyesi dışındaki; öğretim görevlisi, okutman, araştırma görevlisi, uzman, çevirici ve eğitim-öğretim planlamacısı kadrolarında çalışanların yine bu kadrolardan herhangi birine kurum içi nakil suretiyle atanmalarında 31.7.2008 tarih ve 26953 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelik hükümlerine tabi olmadığı bu nedenle bunlar hakkında merkezi sınav (ALES) ve dil sınavında (KPDS/ ÜDS) başarılı olma şartının istenemeyeceği açıktır.

Konservatuarımızda öğretim elemanı eksikliği nedeniyle kadroları Rektörlüğümüzde bulunan 5 adet okutman, ortak zorunlu dersler dışındaki branş derslerini vermek üzere 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunun 13/b maddesi uyarınca görevlendirilmiş olup bu okutmanların üzerinde ortalama 24 saat ders yükü bulunmaktadır. Bilindiği üzere, okutmanlar, 2547 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin (o) fıkrasında; eğitim-öğretim süresince çeşitli programlarda ortak zorunlu ders olarak belirlenen dersleri okutan ve uygulayan öğretim elemanı olarak tanımlanmış, aynı Kanunun 5 inci maddesinin ( ı ) fıkrasında ise, Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi, Türk Dili, Yabancı Dil dersleri ortak zorunlu dersler olarak belirlenmiştir. Öte yandan, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca üniversitelere gönderilen yazılarda, okutmanların ortak zorunlu dersleri vermekle yükümlü bulunan öğretim elemanları oldukları, bunların ortak zorunlu dersler kapsamı dışındaki dersleri (branş dersleri) vermelerinin yasal olarak mümkün bulunmadığı bildirilmiştir. Bu itibarla, söz konusu okutmanların Konservatuvarımız “öğretim görevlisi” kadrolarına naklen atanmaları, bu öğretim elemanlarının verdikleri dersler ile yaptıkları sınavların Yasaya uygunluğu açısından büyük önem arzetmektedir.
Diğer taraftan, konsevatuvarımız bünyesinde oluşturulan Dokuz Eylül Senfonik Müzik Araştırma Merkezinde (DESOMER),orkestra elemanı olarak 15 adet “okutman” istihdam edilmekte olup, bu okutmanların hiçbirinin üzerinde ders yükü bulunmamaktadır. Bilindiği gibi,2547 sayılı Kanunun 36 ıncı maddesinin ( e ) bendinde, öğretim yardımcılarından kadrolu öğretim görevlileri ile okutmanlar için haftalık ders yükünün oniki saatten az olmamak üzere Yükseköğretim Kurulu tarafından belirleneceği hükme bağlanmış olup, söz konusu bent uyarınca Yükseköğretim Kurulu tarafından yürürlüğe konulan 16.09.2005 tarihli “Ders Yükü Tespiti ve Ek Ders Ücreti ödemelerinde Uyulacak Esaslar” ın 1 inci (a) fıkrasında; okutmanların maaş karşılığı zorunlu ders yüklerinin 12 saat olduğu hüküm altına alınmıştır. Yani daha açık bir ifade ile “okutman” kadrosunda görev yapan bir öğretim elemanının maaşını alabilmesi için haftada en az 12 saat derse girmesi zorunlu tutulmuştur. Oysa, kısa adı DESOMER olan Dokuz Eylül Senfonik Müzik Araştırma Merkezinde orkestra elemanı olarak görev yapan okutmanlar 1 saat bile derse girmemektedirler. Bu durum, gerek 2547 sayılı Kanunun 36 ıncı maddesine, gerekse Yükseköğretim Kurulunun Ders Yükü Tespiti ve Ek Ders Ücreti ödemelerinde Uyulacak Esaslar’ın 1 inci maddesine açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Bu nedenle, ileride herhangi bir müeyyide ile karşılaşılmaması için ilgililerin “uzman” kadrolarına ya da bunların ayrıca ders vermeleri isteniyorsa “öğretim görevlisi” kadrolarına kurum içi nakil suretiyle atanmaları önem arzetmektedir.
Yukarıda belirttiğimiz kaygılar çerçevesinde, konservatuarımızda görev yapan okutmanların durumlarına göre “öğretim görevlisi” veya “uzman” kadrolarına atanmaları hususunda Rektörlüğümüz nezdinde girişimde bulunulmuş, ancak bu öğretim elemanlarının 31.7.2008 tarih ve 26953 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelik hükümlerine tabi oldukları, dolayısıyla bunların dil sınavından (KPDS/ÜDS) başarılı olmaları halinde ancak atanmalarının olanaklı olduğu Rektörlüğümüz tarafından ifade edilmiştir.
Ek’te sunulan Danıştay kararının incelenmesinden de anlaşılacağı üzere yukarıda sözü edilen okutmanların diğer öğretim elemanı kadrolarına atanma işlemi, “açıktan atama” veya “ öğretim elemanı dışındaki kadrolardan naklen atama” işlemi kapsamında olmadığından, bu okutmanlar hakkında 31.7.2008 tarih ve 26953 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmelik hükümlerinin uygulanması mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla, sözü edilen Yönetmelikte istenen yabancı dil sınavında başarılı olma şartının bu öğretim elemanları için istenmeyeceği Danıştay kararı gereğidir.
Bu itibarla, adı geçen Danıştay kararının bir kez daha irdelenerek,ileride herhangi bir yasal sorunla karşılaşılmaması açısından söz konusu okutmanların durumlarına uygun öğretim görevlisi ya da uzman kadrolarına geçirilmeleri hususunda gereğini saygılarımla arz ederim.
Diğer taraftan; 2809 sayılı Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunun geçici 10. maddesinin 2. fıkrası (7.2.1985/18659) gereğince öğretim üyeliğine yükseltilecek sanat dalları öğretmenleri hakkında çıkan yönetmeliğin ve aynı kanunun (22.06.1986 tarih ve 3295 sayılı Kanunun 1. maddesiyle değişen şekli) 2. paragrafında “Bu öğretmenlerden ve öğretim görevlilerinden sanat dallarının birinde görev yapan ve durumları Yükseköğretim Kurumlarınca çıkartılacak yönetmelikteki esasları uygun olanlar 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunun hükümlerine tabi olmaksızın ve bu maddedeki süreleri kendi alanlarında tamamlamış olmak şartıyla,1983 yılı sonuna kadar müracaat etmiş olmaları halinde, Üniversitelerarası Kurulunun önerisi ve Yükseköğretim Kururu kararı ile öğretim üyeliklerinden birine atanabilirler hükmü uyarınca, Konservatuarımızın öğretim elemanları (1983 yılına kadar başvuranlar) çalıştıkları yıllara uygun olarak yabancı dil şartı aranmadan Yardımcı Doçentlik, Doçentlik ve Profesörlük unvanlarına sahip olmuşlardır.

2547 Sayılı Kanunun 23. ve 24. maddelerinde Yardımcı Doçent ve Doçentlerle ilgili atamalarda görüleceği üzere 23. maddesinin (b) bendinin 2. fıkrasında, 24. maddesinin ise b bendinin 3. fıkrasında yabancı dil sınavını başarmış olmak zorunluluğu olduğu açıkça belirtilmiştir. Üniversitemiz Personel Dairesi Başkanlığı’nın Yükseköğretim Kurumunda Doçentlik unvanı almış bir kişinin profesör kadrosuna atanması için yabancı dil şartının aranıp aranmaması konusundaki görüş sorması üzerine 04.06.2003 tarihli toplantısında konuya ilişkin alınan 2003.20.1681 sayılı kararla Doçent unvanı alanlardan Profesörlüğe yükseltileceklerden yabancı dil aranması karar verilmişti. Ancak ilgilinin 2009 yılında tekrar profesörlük kadrosuna başvurduğunda tekrar YÖK’e görüş sorulmuş, tarih sayısını bilmediğimiz görüşünde, yabancı dil şartının istenip istenmeyeceği konusuna Rektörlük Makamı yetkili kılınmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.