GÜNCEL HABERLERTEFTİŞ&DENETİMTürk Ceza Kanunu

Güveni Kötüye Kullanma, Dolandırıcılık ve Zimmet Suçu Ayrımına İlişkin Yargı Kararı

ihale-5

Güveni Kötüye Kullanma, Dolandırıcılık ve Zimmet Suçu Ayrımına İlişkin Yargı Kararı

Ceza Genel Kurulu 2006/5-334 E., 2007/58 K.

“İçtihat Metni”

5237 sayılı Yasa hükümlerinin lehe olduğunun kabulü ile, sanığın 5237 sayılı TCY’nın 247/1 ve 62 maddeleri uyarınca dört yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 53/1-(a), (b), (c), (d) ve (e) bentlerinde belirlenen hakları kullanmaktan infaz süresince yoksun bırakılmasına, maddenin 5.fıkrası gereğince cezanın infazından sonra işlemek üzere takdiren üç yıl süreyle 53/1-a,b bentlerinde belirlenen hakları kullanmaktan yasaklanmasına, 55. madde uyarınca zimmet miktarı olan 1.500.000.000 liranın kazanç müsaderesi olarak tahsiline ilişkin, Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesince verilen 27.12.2005 gün ve 168-550 sayılı hüküm, sanık müdafiinin temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 5. Ceza Dairesince 27.09.2006 gün ve 6438-7260 sayı ile;

“4 yıl 2 ay hapis” cezası yerine “4 yıl hapis” olarak eksik ceza tayini karşı temyiz olmadığından bozma sebebi sayılmayıp” onanmıştır.

Yargıtay C.Başsavcılığınca 18.12.2006 gün ve 52778 sayı ile;

Suça konu dükkânın, önceki kiracısı olduğu belirtilen Bursa’lı kişiye ve müştekiye kiralandığına ilişkin belge bulunup bulunmadığı hususu, bu konudaki yazılara belediyece cevap verilmemesi nedeniyle açıklığa kavuşturulmamıştır. Öte yandan sanığın, müştekilerden sözü edilen parayı aldığı var sayılsa dahi müştekilerin aşamalarda değişmeyen anlatımlarından, bu paranın dükkânın önceki kiralayanı Bursa’lı şahsa verilmek üzere alındığının kabulünde zorunluluk bulunmaktadır. Bu durumda da dükkânın o tarihte bir başkasına ya da ileri sürüldüğü gibi somut olarak Bursa’lı kişiye kiralanmış olup olmadığı belirlenmelidir. Böyle bir kişi var ise sanığın eylemi güveni kötüye kullanmak; yok ise dolandırıcılık suçunu oluşturacaktır. 20.09.2006 günü Yüksek Daireye verildiği anlaşılan “Havran Belediye Başkanlığına” hitaplı 20.12.2004 tarihli, müşteki Mehmet T….’ın imzasını taşıyan “Havran toptancı halinde bulunan ve dükkânın kapı ve pencerelerini yapan kişiden devraldım. Bu kapı ve pencerelerin bedelini yaptıran kişiye bir milyar beş yüz milyon TL.yi 2000 yılında bizzat kendim ödedim” içerikli belge örneğinin de ödeme hususunda açık bir çelişki ortaya çıkardığı da kuşkusuzdur. Yine temyiz aşamasında ibraz edilen 01.01.2005 tarihli kira sözleşmesinden hareketle, (138) numaralı dükkâna ilişkin olarak, belediye encümeninin dükkânların kiralanmasına ilişkin belirlediği esaslar doğrultusunda herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığı, buna ilişkin belge ya da karar bulunup bulunmadığı kesin olarak belirlenerek, savunma ve müşteki anlatımları buna göre değerlendirilmelidir. Bursalı kişinin olup olmadığı, suça konu dükkânın daha önceden O’na ya da başkasına kiralanmış bulunup bulunmadığı, encümen kararı doğrultusunda teminat olarak para yatırılıp yatırılmadığı, suçun niteliğini ve sanığın hukukî durumunu etkileyecek hususlardır.

Müşteki Mehmet T…., 1,5 milyar lirayı 2007 yılına kadar kira karşılığı vermiş ise ibraz edilen sözleşmeye göre, 01.01.2005 tarihinde niye yeniden sözleşme yapıldığı, ya da encümen kararıyla ödemesi gereken miktar 800 milyon iken neden 20.12.2004 tarihinde 2 milyar kira bedelini belediyeye yukarıda sayısı verilen makbuz karşılığı ödediği hususları da hayatın olağan akışına aykırı ve izaha muhtaç bulunmaktadır. Yine bu paranın fiilen kimin tarafından yatırıldığının da hukukî sonuçları açısından araştırılması gerekmektedir.

Ceza yargılamasının amacı maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. 1412 sayılı CMUY 239 ve 5271 sayılı CMY’nın 207. maddeleri uyarınca delilin geç bildirilmiş olması reddini gerektirmemektedir. Bu nedenle somut gerçeğin ortaya çıkarılması ve sanığın hukukî durumunun belirlenmesi bakımından yukarıda değinilen hususların araştırılması, ortaya çıkan çelişkilerin giderilmesi ve sonucuna göre sanığın hukukî durumunun ve eyleminin niteliğinin tayin ve takdiri gerekirken, eksik soruşturma ile yetersiz ve isabetsiz gerekçeye dayanan sanığın zimmet suçundan mahkûmiyetine ilişkin mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi yerinde bulunmamaktadır, gerekçeleriyle itiraz yasayoluna başvurularak, Yargıtay 5. Ceza Dairesinin onama kararının kaldırılarak, hükmün bozulmasına karar verilmesi isteminde bulunulmuştur.

Dosya Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA GENEL KURULU KARARI

1-Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık;

Kiralanan dükkânın o tarihte bir başkasına ya da Bursa’lı olarak bildirilen kişiye kiralanmış olup olmadığının,

Encümen kararı doğrultusunda teminat olarak para yatırılıp yatırılmadığı,

20.12.2004 tarihinde yatırılan 2 milyar kira bedelinin fiilen kimin tarafından yatırıldığının,

Saptanması açısında soruşturmanın genişletilmesine gerek bulunup bulunmadığı ve bu araştırmanın suç niteliğini etkileyip etkilemeyeceği,

Noktasında toplanmaktadır.

2- Uyuşmazlıkla ilgili kanıtlar; (sanık savunmaları ve tanık beyanları)

Mehmet A…. ismiyle Balıkesir Valiliğine gönderilen 11.11.2004 tarihli ihbar dilekçesinde; belediye başkanının yerel seçimlerden önce yandaşlarından birikmiş su borçlarını almamak suretiyle belediyeyi zarara uğrattığı, belediye tarafından yaptırılan haldeki dükkânlardan ikisini ihalesiz olarak gizli bir şekilde İbrahim E…… ve Mehmet T….’a beş yıllığına sattığı, bedelin bir alıcı tarafından Belediye Başkanına hiç bir makbuz kesilmeden ödendiği, vakıflara ait bir yeri kendine elli yıllığına kiralayıp, restorasyonunu belediyeye ait araçlarla yaptığı ve belediye işçilerini bu işte kullandığı, burada kullanılan malzeme bedelini belediye muhasebesinden ödediği iddiaları üzerine, başlatılan soruşturmada, Belediye Başkanınca vakıflardan kiralanan yerin restorasyonunda belediye işçilerinin ve belediyeye ait araçların kullanıldığı iddiası ile ilgili olarak iddiayı doğrulayabilecek herhangi bir kanıt elde edilememiş, yine iddianamede yer alan kendisine yakın olan şahıslardan su parası alınmadığı ve ayrıca mezarlığa ait ihata duvarı için alınan malzemeleri ve belediyenin olanaklarını kendi şahsi inşaatında kullandığı iddialarını da doğrular şekilde kanıt elde edilememiş olduğundan, 1.500.000 liranın zimmete geçirilmesi eylemi ile ilgili kanıtlara yer verilmiştir.

İhbar eden kimliğiyle ön inceleme aşamasında 28.12.2004 tarihinde beyanı saptanan Mehmet A….; dilekçenin kendi adı kullanılarak yazıldığını, iddialar konusunda bilgisinin bulunmadığını söylemiş, C.Savcılığı ve yargılama aşamasında saptanan beyanlarında da bu anlatımlarını yinelemiştir.

Sanık Mustafa İ….. C.Savcılığınca saptanan 14.01.2005 tarihli beyanında; Mehmet T….’ı tanırım, kendisi belediye halindeki dükkânlardan birinde sebze meyve komisyonculuğu yapmaktadır, 2001 veya 2002 yıllarıydı, belediye halindeki dükkânlardan birini kiralamak istedi, bu nedenle yanıma geldi, söylediği dükkan şu an ismini hatırlamadığım Bursa’lı bir şahıs tarafından kiralanmıştı, dükkan bitmediği için kendisine kapı, pencereyi yapmasını söyledik, şahıs dükkanı tamamladı, daha sonra işinin bozulduğunu, kiralamaktan vazgeçtiğini bildirdi, bu arada Mehmet T…. dükkanın boş olduğunu görünce kiralamak istediğini söyledi, konuyla ilgili olarak belediye encümeni tarafından da karar alınmıştı, karara göre inşaatı tamamlayan şahıslardan bu masrafların karşılığı olarak belirli bir süre kira alınmayacaktı, şahıs masrafları yaptığı için hak sahibi idi, Mehmet T…. müracaat edince, telefonla bu şahısla görüşerek Mehmet T….’ın bu dükkanı kiralamak istediğini söyledim, her iki tarafı da anlaştırdım, kaça anlaştıklarını bilmiyorum, kimseden, kimseye verilmek üzere para almadım, olayla ilgim tarafların biraraya gelmesini sağlamaktan ibarettir, bu şahsın ismini ve adresini hatırlamıyorum, ancak kayıtları inceleyip bu şahsı bulmaya veya hazır etmeye çalışacağım şeklinde beyanda bulunmuş, bu anlatımını C.Savcılığında da tekrarlamıştır.

Duruşmada saptanan savunmasında ise; taşınmazlar Havran hal binasında olup mülkiyeti belediyeye aittir ve belediyece yapılmıştır. 1998 yılında bu taşınmazlardan inşai eksiklikleri bulunanları tamamlamaları ve kiralarından mahsup edilmeleri koşuluyla kiraya verilmesi yönünde encümen kararı aldık. Şikayetçiler adına olan dükkânı da Bursa’dan kim olduğunu hatırlayamadığım bir kişiye aynı şartlarla kiraya verdik, bu kişi dükkânda birtakım faaliyetlerde bulundu ancak dükkâna girip oturmadı, sonradan bizi telefonla arayıp vazgeçtiğini söyledi, Mehmet T…. ve Cemalettin T…. isimli şahıslar buraya talip olunca Belediye Başkanlığında o kişinin telefonunu buldum, şikayetçilerle görüştürdüm yaptığı masraflara karşılık 2 milyar lira istedi, 1,5 milyar liraya anlaştılar, ben herhangi bir şekilde para almadım kendileri göndermiş olabilirler, daha sonra burası şikayetçiye kiraya verildi, şeklinde savunma yaparak, suçlamaların asılsız olduğunu söylemiştir.

Mehmet T…. ön inceleme aşamasında saptanan 21.12.2004 tarihli beyanında; 2001 yılında C…

……. mahallesinde bulunan depomda mandalina satarken, Belediye Başkanı Mustafa İ….. uğradı, bundan sonra herkesin istediği yerde mandalina satamayacağını, Bursa’lı bir şahsın belediye halinde yapımı devam eden bir dükkânının devren satılık olduğunu söyledi, babamla birlikte Mustafa İ…..’le makam odasında buluştuk, dükkânın fiyatının iki milyar lira olduğunu söyledi, yanımızda Bursa’lı kişiyle telefonla görüştükten sonra 1,5 milyar liraya dükkânı aldık, paranın tamamını Mustafa İ…..’e verdim, başkan dosyamızın hazırlanacağını, dükkânı beş yıl kullanabileceğimizi söyledi, kendisinden parayı aldığına dair bir belge veya makbuz istediğimde, hepsinin hazırlanıp dosyasına konulacağını, istersem oradan görebileceğimi belirtti,

C.Savcılığında, olayın gelişimini benzer şekilde anlattıktan sonra devamla, yanımda getirdiğim parayı dükkânın icarı halen elinde olan şahsa vermesi için Mustafa İ…..’e teslim ettim, ben bu dükkanı belediyeden ihaleye girerek kiralamadım, dediğim gibi dükkan resmen boş değildi, başkan dükkanın kiralanması hususunda bize yardımcı olmak için aracılık yaptı, bu yardım için kendisine herhangi bir para ödemedim, kendisi de talep etmedi şeklinde beyanda bulunmuş,

Önceki ifadesi okunup çelişki nedeniyle sorulduğunda, ise, şu an dükkânın kiracısı benim, sözleşmede taraf olarak ben gözükmekteyim, hukuki prosedürü bilmiyorum ancak dükkanı ilk kiralayan şahıs benim lehime muvafakat vermiş olabilir, belediyenin böyle bir yetkisinin olup olmadığını da bilmiyorum, imzaladığım sözleşme uyarınca dükkana girdiğim Şubat 2002 yılından itibaren 2007’ye kadar beş yıl süreyle dükkanı kira mukabili kullanabileceğim söylendi, hatta elektrik ve su aboneliğini üzerime yaptırdım, belediyeden bir suretini aldım, bir suretini ibraz edeceğim, olayla ilgili söyleyeceklerim bundan ibarettir demiş,

Duruşmada da benzer anlatımda bulunarak, Belediye Başkanı bu kişi ile telefonla görüştü kiralayan kişiye, yaptığı masraflar için 1,5 milyar lira para istendi verdim, başkan tarafından makbuzunun dosyaya konacağı söylendi şeklinde beyanda bulunmuş,

Sorulması üzerine, söz konusu binanın içerisine herhangi bir şey yapılmamış dört duvarı örülmüş şekilde aldıklarını içerisini kendilerinin yaptıklarını beyan etmiştir.

Cemalettin T….’da aşamalarda oğlu, Mehmet T….’ın anlatımlarına benzer beyanlarda bulunmuştur.

Tanık İbrahim E…… C.Başsavcılığında ve duruşmada saptanan beyanlarında benzer şekilde; Belediye halindeki dükkânlardan birini kiralamak için müracaatta bulundum, 22 nolu dükkân bana tahsis edildi, dükkânın dış kapılarını, elektrik ve su aboneliklerini yaptırdım, 4 taksit halinde makbuz mukabili 800 milyon ödedim, resmi bir sözleşme yapılmadı, ne kadar kullanacağımız konusunda da tarih belirtilmedi, bizden haricen para istenmedi, şeklinde beyanda bulanarak ödeme ile ilgili tahsilat makbuzlarını ibraz etmiş, incelenen makbuzların Hasan E…… adına düzenlenmiş ve toptancı halinin yeni dükkanlarına ait olduğu, toplam 800 milyon lira bedelli, 20.11.1998, 30.11.1998, 4.12.1998 ve 25.12.1998 tarihli Havran Belediyesine ait tahsilat makbuzları olduğu saptanmıştır.

Tanık Ramazan Ercan C.Başsavcılığında ve duruşmada benzer şekilde; Havran Belediyesine ait toptancı halinde sebze ve meyve toptancılığı yaparım, bu dükkanları 5-6 yıl önce H…

…. Belediyesinden yap işlet devret şeklinde aldım, o zaman belediyece yapılan ilanda, toptancı hali yapılacağı, masrafların bir kısmının müracaatçılar tarafından karşılanacağı belli bir süre kullanıldıktan sonra dükkanın mülkiyetinin belediyeye ait olacağı, dükkanı kullanmak isteyenlerin masrafları karşılığı ücretsiz olarak oturacağı, sonraki yıllar için kira alınacağı bildirildi, 1998 yılında müracaat ettim, inşaat 2 yıl kadar sürdü, belediye kaba inşaatı bitirdikten sonra bizim imkanlarımız bu kadar, kalan eksiklikleri siz tamamlayın onları da kiradan düşeriz dedi, binanın kapı ve penceresini takıp içinde oturacak hale getirdim, 4-5 yıl masraflar karşılığı ücretsiz oturacaktık, geçen Ağustos ayında süre bittiği için dükkanlar tekrar ihale edildi, benimle birlikte bu ihaleye Coşkun Kocabıyık, Mehmet Emin S…, İsmail S…..ve birkaç arkadaş daha katıldı, Cemalettin ve Mehmet T…. isimli şahıslar sonradan bu dükkanlara girdiler, yalnız ilk inşaat başlarken dükkan sayısı 12 idi, daha sonra sayı 20 civarına çıktı, ilk 12 dükkanda bu arkadaşlar yoktu, şu anda 1-2 nolu dükkanları kiraladım, ilk 12 dükkanı kiralayanların hepsi Havran’lı idi, Bursa’lı olarak sorulan şahıs muhtemelen ikinci grup olarak yapılmış dükkanlara girmiş olabilir, kendisini tanımıyorum, ayrıca dükkana girmek için de belediye başkanına haricen para ödemedim, demiş,

Bu konuyla ilgili olarak beyanları saptanan İsmail S….., Güven Alpsu, Mehmet Demir ve Ethem Erdil, tanık Ramazan Ercan’ın beyanlarını doğrulamışlardır.

3-Diğer bilgi ve belgeler;

A -Havran Kaymakamlığınca Havran C.Başsavcılığına gönderilen 03.01.2005 tarihli yazı; Havran Belediyesi tarafından yaptırılan toptancı halindeki dükkânların kiralanması ile ilgili olarak belediye encümen kararlarında kiralanmamış olarak görülen ve boş bulunması gereken iki tanesinden birisinin 2001 yılında Mehmet T…. ve Cemalettin T….’a bizzat belediye başkanı Mustafa İ….. tarafından kendi makam odasında pazarlık sonucu 1,5 milyar liraya kiraya verildiği ve bu paranın elden alındığı, karşılığında herhangi bir makbuz veya belge verilmediği, ilgililerin makbuz istemeleri üzerine belediye başkanı tarafından makbuzların daha sonra hazırlanarak dosyasına konulacağının söylendiği, şikayet üzerine yapılan inceleme ve araştırmada söz konusu kiralama işlemi ve alındığı tespit edilen 1,5 milyar lira ile ilgili olarak belge, kontrat ve makbuzun olmadığı, Mustafa İ…..’ün bu parayı makam odasında Mehmet T…. ve Cemalettin T….’dan dükkan kirası olarak aldığı ve zimmetine geçirdiği belirtilerek, 3628 sayılı Yasa hükümleri uyarınca gerekli yasal işlemlerin yapılması istenilmiştir.

B- Belediye Encümeni Kararları;

a) Üreticinin malını daha iyi değerlendirmesi ayrıca belediyeye devamlı gelir kazan amacıyla mevcut imar planında toptancı hali olarak belirlenen T…

… Mahallesi 22. Ada, 6 nolu parselde gerekli çalışmalar yapılarak toptancı hali olarak hizmete sunulması için Havran Belediye Meclisince 06.02.1998 tarihli kararla, belediye encümenine yetki verilmiş,

Havran Belediye Encümenince; Küçük sanayi sitesi devamına toptancı hali olarak ayrılan sahaya maliyet bedelinin %40’nın ilgili esnaftan tahsil edilerek 31.12.2000 yılına kadar kira alınmadan dükkân yaptırılmasına,

Dükkânların fen memurluğunca 1.200.000.000 lira olarak belirtilen maliyet bedellerinin % 40’na tekabül eden 480 bin liranın makbuz karşılığı alınmasına, kiralayanlardan 31.12.2000 yılına kadar kira bedeli alınmamasına, o tarihten sonraki kira bedellerinin encümence tespitine, harcamaların belediye encümenince karşılanmasına 11.06.1998 gün ve 148 sayı ile karar verilmiştir.

b) 12 dükkânlık toptancı hali için müracaat edenlerden, Coşkun Kocabıyık (2 dükkan), Cemal A…. (2 dükkan), Mehmet D…

…., Güven A…

…, M.Emin S…, H.Hüseyin Ö…

…., İsmail S….., Ramazan …

…., İsmail A…

….. ve Ethem E…

…..’e ilgili encümen kararındaki şartlar dâhilinde dükkan verilmesi, Belediye Encümenince 25.06.1998 gün ve 172 sayı ile kararlaştırılmıştır.

c) Belediye Encümenince 01.10.1998 gün ve 302 sayılı karar ile; anılan yerin toptancı hali sıfatını kazanabilmesi için en az 20 işyerinin olması ve işyerlerinin kapı ve pencerelerinin takılı olması gerektiği yönündeki Sanayi ve Ticaret Müdürlüğü yetkililerinin beyanları ve hal dükkanlarına aşırı talepler göz önüne alınarak 14 adet daha ilave dükkan yapılmasına, yeni yapılacak dükkanlar için talep sahiplerinden 800 bin lira teminat alınmasına, 172 sayılı karar ile ihale edilen dükkanlar da dâhil olmak üzere 26 dükkanın kapı ve pencerelerinin yükleniciler tarafından yaptırılmasına, bunun karşılığı olarak 3 yıl, verdikleri peşinatlar karşılığı da 2 yıl olmak üzere toplam 5 yıl süre ile dükkanlardan kira alınmamasına, ayrıca anılan yere 1 adet sosyal tesis amaçlı dükkan ile 1 adet kantar binasının yapılmasına karar verilmiştir.

C – Diğer Belgeler;

Havran Belediyesi Hesap işleri müdür vekili Süleyman T…

……’nin imzasını taşıyan 21.03.2005 tarihli belgede, Mehmet T….’ın 20.12.2004 gün ve B2-29990 sayılı makbuzla kira bedeli olarak belediyeye 2000 YTL yatırdığı bildirilerek, buna ait makbuz gönderilmiştir.

Havran Belediyesinden, Cemalettin ve Mehmet T….’a kiralanmış gözüken yerlerle ilgili alınmış encümen kararları ve varsa diğer belgeler müteakip kereler istenmesine rağmen, bu dükkânlarla ilgili herhangi bir bilgi ve belge gönderilmemiştir.

Bilirkişilerce düzenlenen 08.12.2005 tarihli raporda; sanıkla ilgili iddiaların somut delillere dayanmadığı, şikâyet dilekçesinde yer alan iddiaları sübuta erdirici kanıt bulunmadığı, sanığın fiilinde zimmet suçunun yasal unsurları bulunmadığı gibi, gerek su dağıtımında gerekse vakıflardan kiralanan binaların restorasyonunda yasalara aykırı bir durumun saptanamadığı bildirilmiştir.

Temyiz aşamasında sanık müdafiince dilekçeye eklenen ve yargılama aşamasında da gönderildiği belirtilen Havran Belediye Başkanlığına hitaben yazılan ve Mehmet T….’ın imzasını taşıyan 20.12.2004 tarihli yazı fotokopisinde; Havran Toptancı halinde bulunan ve dükkanın kapı ve pencerelerini yapan kişiden devraldım, bu kapı ve pencerelerin bedelini yaptıran kişiye 1.500.000 lira olarak ödedim, o tarihten bu yana kapı ve pencere karşılığı olarak kira ödemeden işyerini çalıştırdım, halen işimin devam etmekte olması nedeniyle söz konusu işyerinin 2005-2006 dönemi için belediyenin belirleyeceği kira bedeli üzerinden tarafıma kiraya verilmesini ve bu dönem kira bedelinden mahsup edilmek üzere belediye veznesine 2 milyar lira ödedim, yatırmış olduğum bu miktardan aylık kira bedellerinin mahsup edilmesini ve kira sözleşmesinin 2 yıl uzatılmasına karar verilmesini arz ederim denmiştir.

3-Kanıtların değerlendirilmesi ve Ceza Genel Kurulunca varılan sonuç;

a) Havran Belediyesince ilk etapta toptancı hali olarak belirlenen alana, tahmini bedelin % 40’ına tekabül eden 480.000 liranın kiralayanlardan tahsili suretiyle 12 dükkan yapılmasına ve ödenen bedele mükabil kiralayanlardan 31.12.2000 tarihine kadar kira alınmamasına karar verilerek bu dükkanların müracaat eden 10 kişiye kiralandığı,

b) Bilahare 14 ilave dükkan yapılmasına ve yeni yapılacak dükkanlar için talep sahiplerinden 800. 000 liranın tahsiline, ilk 12 dükkanda dahil olmak üzere, tüm dükkanların kapı ve pencerelerinin yükleniciler tarafından 3 yıllık kira karşılığı yaptırılmasına, peşinatlar karşılığı da kendilerinden 2 yıl kira alınmamasına karar verildiği,

c) Mehmet T….’a kiralanan dükkânın, ikinci grupta yapılan dükkânlardan olduğu ancak bu dükkânın kiralanması ile ilgili herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığının, Belediye Başkanlığına yazılan yazılar ve Kaymakamlıkça C.Başsavcılığına gönderilen yazılarla sabit olduğu,

d) Suça konu dükkânı kiraladığı iddia edilen ve Bursa’lı olarak anılan şahsın hayali bir kişi olduğu, bu kişi tarafından anılan dükkâna hiçbir yatırım yapılmadığı ve bu kişi tarafından da belediye herhangi bir ödemenin varit olmadığının hiçbir kuşkuya yer vermeksizin toplanan kanıtlarla anlaşıldığı,

e) Temyiz aşamasında gönderilen dilekçe ve eklerinin, yargılamaya herhangi bir yenilik katmayacak ve dosyadaki diğer kanıtlar karşısında sanığın hukuki durumunu hiçbir şekilde etkilemeyecek nitelikte olduğu, esasen bu bilgi ve belgelerin de yargılama aşamasında mahkemece değerlendirildiği,

Yapılan araştırma ve incelemelerin yeterli olduğu, soruşturulması gereken bir hususun bulunmadığı, dolayısıyla Yargıtay C.Başsavcılığının itiraz nedenlerinin varit olmadığı,

Belediye Başkanı olan sanığın, belediye adına tahsil etmesi gereken kira gelirlerini, hayali bir şahıs adına tahsil etmek suretiyle mal edindiği, belediyenin gelir ve alacaklarını takip ve tahsil etmekle görevli ve yetkili bulunan sanığın, kira geliri olarak tahsil ettiği parayı, herhangi bir belgeye bağlamaksızın ve belediye kayıtlarına intikal ettirmeksizin mal edinmesinin, yürürlükten kaldırılmış bulunan 1580 sayılı Belediye Yasası’nın 15 ve 110. maddeleri ile 5393 sayılı Belediye Yasasının 15, 37 ve 59. maddeleri uyarınca güveni kötüye kullanma veya dolandırıcılık olarak değerlendirilmesine yasal olanak bulunmadığı, atılı zimmet suçunun gerek 765 sayılı TCY, gerekse 5237 sayılı TCY hükümleri kapsamında oluştuğu, gerek nitelendirmede, gerekse lehe yasa uygulamasında, eksik ceza tayini dışında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.

SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle,

1-Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının REDDİNE,

2-Dosyanın yerine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 06.03.2007 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.