Finansal DenetimFİNANSAL MUHASEBEGÜNCEL HABERLER

Bağımsız Dış Denetim Nedir?

Bağımsız dış denetim, işletmenin mali tablolarının muhasebe standartlarına uygun olup olmadığını ve işletmenin faaliyet sonuçları ile finansal durumunu dürüst olarak yansıtıp yansıtmadığını belirlemek için, bağımsız denetçiler tarafından, işletmenin hesap ve işlemleri ile mali tablolarının genel kabul görmüş denetim standartlarına uyularak incelenmesi ve inceleme sonunda ulaşılan sonuçların raporlanması sürecidir.

Bağımsız dış denetim, sermaye piyasası mevzuatında ise şöyle tanımlanmıştır;

Bağımsız dış denetim, ortaklıkların ve sermaye piyasası kurumlarının kamuya açıklanacak veya Kurulca istenecek mali tablolarının, genel kabul görmüş muhasebe kavram, ilke ve standartlarına uygunluğu ile bilgilerin doğruluğunun ve geçeceği dürüst bir biçimde yansıtıp yansıtmadığının, denetçiler tarafından denetim ilke ve kurallarına göre, defter, kayıt ve belgeler üzerinden incelenmesi ve tespit edilen sonuçların rapora bağlanmasıdır.[1]

Yukarıda yer alan tanımlarda sözü edilen mali tablolar, dipnotlarıyla birlikte yıllık ve ara dönemler itibariyle düzenlenmiş bilanço ve gelir tabloları ile bu tabloların ek mali tablolarıdır.[2] Bağımsız dış denetim sonucu üzerinde görüş bildirilecek mali tablolar, bu mali tablolardır.

Bağımsız dış denetimin amacı, belirtilen mali tabloların genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğini ve işletmenin mali durumu ile gerçek faaliyet sonuçlarını dürüst olarak yansıtıp yansıtmadığını belirlemek ve varılan sonuçları rapora bağlamaktır.

Bağımsız dış denetimin her aşamasında genel kabul görmüş denetim ilke, esas ve standartlarına uyulmalıdır. Bu standartlara uyulmadan yapılan denetim sonucu düzenlenen bağımsız denetim raporları geçerliliğini yitirecektir.

Bağımsız dış denetim yapılırken mali tabloların genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine uygunluğu, mali tablolardaki bilgilerle işletmenin muhasebe kayıtlarının uygunluğu, muhasebe kayıtlarındaki bilgilerle işletmenin gerçek varlık ve kaynaklarının uygunluğu araştırılır. Bu araştırma sürecinde çeşitli denetim yöntem ve teknikleri kullanılır. Ulaşılan sonuçlar bağımsız denetim raporunda belirtilir. Bağımsız denetim raporunun sonucu olumlu, olumsuz,şartlı görüş bildirme veya görüş bildirmeme şeklinde olabilir.

Bağımsız dış denetimi bağımsız denetçiler yapar. Bağımsız denetçi, bağımsız denetim kuruluşlarının görevlendirdiği denetim elemanlarıdır.[3] Bağımsız denetçiler; sorumlu ortak başdenetçi, başdenetçi, kıdemli denetçi, denetçi, denetçi yardımcısı ve stajyer denetçi yardımcısı olmak üzere altı sınıftır. Bağımsız denetim kuruluşlarında yönetici ve denetçilerin 3568 Sayılı Kanuna göre serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavir ünvanını almış yada yabancı ülkelerde bağımsız denetim yetkisi sağlayan belge sahibi olmaları şarttır.[4] Denetçi yardımcıları ve stajyer denetçi yardımcıları için bu şart aranmamaktadır. Denetimin her aşamasında yukarıda belirtilen altı sınıf denetçiden her birinin yetki ve sorumlulukları farklı farklıdır.

Bağımsız dış denetimin unsurlarını bu şekilde açıkladıktan sonra bağımsız dış denetimin amacı olmayan ve konusuna girmeyen hususları belirtmekte yarar görmekteyiz. Şöyle ki;

Bağımsız dış denetimin amacı, işletmedeki hata, hile ve yolsuzlukları ortaya çıkarmak, mali tablolardaki yanlışlıkları bulmak değildir. Mali tabloların en az hatalı şekilde düzenlenmesini sağlamak ve mali tabloların genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine ve muhasebe standartlarına uygun olup olmadığı ve işletmenin mali durum ve faaliyet sonuçlarını dürüst şekilde yansıtıp yansıtmadığı hususunda görüş bildirmektir.

Bağımsız dış denetim sonucu düzenlenen raporlar, hiçbir zaman mali tabloların ve faaliyet sonuçlarının yüzde yüzlük bir doğruluğunu onaylamaz. Ya da bu konuda açıkça bir güvence vermez.[5] Bağımsız dış denetimin amacı da bu değildir. Bağımsız dış denetimin amacı, mali tabloların güvenilirliğini ve kredisini artırmaktır. Bağımsız dış denetimden geçmiş bir işletmenin mali tabloları, bağımsız dış denetimden geçmemiş işletmenin mali tablolarına göre daha güvenilirdir.

Bağımsız dış denetim, cari hesap denetiminin mali tablolarına yönelik bir değerlendirmedir. Gelecek hesap dönemindeki işletmenin mali durumuyla ilgili herhangi bir öngörüde bulunamaz. Bir işletmenin gelecek yıl karlı olup olmayacağını, mali krize girip girmeyeceğini, hisse senetlerinin prim yapıp yapmayacağını önceden öngöremez. Bağımsız dış denetimin amacı bunlar değildir.

Bağımsız dış denetim kavramı çok geniş kapsamlı olup, mali tablolar denetimini, uygunluk denetimini, faaliyet denetimini hatta 3568 Sayılı Kanu’nun 2’nci maddesinde düzenlenen serbest muhasebeci mali müşavirlerin denetimi ile yine aynı Kanunun 12’nci maddesinde düzenlenen yeminli mali müşavirlerin tasdik denetimini de kapsar. 3568 Sayılı Kanun kapsamında yapılan düzenlemeler ışığında yeminli mali müşavirlik müessesesine yönelik olarak yapılan düzenlemelerle yeminli mali müşavirlere vergi denetimi anlamına gelecek denetim ve tasdik yetkisi verilmiştir. Bu anlamda yeminli mali müşavirlerce yürütülen denetimlerde bağımsız denetimdir. Ancak yeminli mali müşavirlerce yürütülen bu denetim bağımsız muhasebe denetimi değil, vergi denetimine yönelik mali tablolar denetimi ağırlıklı tasdik denetimidir. Bağımsız dış denetimle mali tablolar denetimi kavramları adeta özdeşleşmiştir. Bu nedenle bağımsız dış denetim denildiğinde esas olarak mali tablolar denetimi anlaşılmaktadır.[6]

Bağımsız dış denetim ile 3568 Sayılı Kanun kapsamındaki tasdik denetiminde kullanılan denetim yöntem ve teknikleri birbirine benzemekle birlikte amaçları farklıdır. Bağımsız dış denetimde amaç kamuyu aydınlatmaktır. Kamuya açıklanan mali tabloların güvenilirliği konusunda güvence vermektir. Oysa tasdik denetiminde asıl amaç kamuyu aydınlatmak değil, vergi mevzuatına uygunluğu sağlamaktır. Tasdik denetiminde vergisel amaç her zaman ön plandadır. Bu nedenle, yeminli mali müşavirlerin tasdik denetimi gerçek anlamda bağımsız dış denetim olarak nitelendirilemez. Bu denetimleri vergi denetimi veya tasdik denetimi olarak adlandırmak daha doğru olacaktır. Etüdümüzde de bağımsız dış denetim kavramı, mali tablolar denetimi anlamında kullanılacak, yeminli mali müşavirlerce yapılan tasdik denetimi ayrı bir bölümde incelenecek ve gerek görüldüğünde 3568 sayılı Kanun kapsamındaki düzenlemelere de değinilecektir. 3568 sayılı Kanun kapsamındaki düzenlemelerin bağımsız dış denetimi ilgilendiren yönleri izleyen bölümlerde açıklanacaktır.

Bağımsız dış denetimde vergisel boyut hiçbir zaman dikkate alınmaz. Bağımsız dış denetim sonucunun olumlu veya olumsuz olması vergisel açıdan hiç bir anlam ifade etmez. Yine yeminli mali müşavirlerce yapılan tasdik denetiminin de bağımsız dış denetim açısından hiç bir önemi yoktur. Çünkü bağımsız denetimde genel kabul görmüş muhasebe ilkeleri ve muhasebe standartları ön planda iken tasdik denetiminde vergi mevzuatına uygunluk ön plandadır.

Nitekim, Sermaye Piyasasında  Bağımsız Dış Denetim Hakkında Yönetmelik’in 5’nci maddesinde; Bu yönetmelik kapsamında yerine getirilecek denetleme hizmeti, denetlenen kuruluşların vergi kanunları yönünden denetlendiği anlamını taşımaz denilmekte, yine aynı Yönetmeliğin 6’ncı maddesinde, bağımsız denetleme sonucunda düzenlenen raporların denetlenen kuruluşun vergi  kanunlarına uygun kayıt tuttuğuna ve belge düzenlediğine delil teşkil etmeyeceği belirtilmektedir.

Bağımsız dış denetim; sürekli denetim, sınırlı denetim ve özel denetim olmak üzere üç şekilde yapılmaktadır.[7]

Sürekli denetim; her yıl yapılan ve gerekli tüm denetim tekniklerini kapsayan denetimdir.

Sınırlı denetim; sürekli denetim yaptıran kurumların ara mali tablolarının bağımsız denetim kuruluşları tarafından ağırlıklı olarak bilgi toplama ve analitik inceleme teknikleri kullanılarak denetlenmesidir.

Özel denetim; Sermaye Piyasası araçlarının halka arzı için Kurul’ a  başvuru sırasında veya birleşme, bölünme, devir ve tasfiye durumunda bulunan kurumların mali tablolarının denetlenmesidir.

Sermaye Piyasasında Bağımsız Dış Denetleme Hakkında Yönetmelik’in 8’nci maddesinde, bu kıstaslar dışında kalan ortaklıkların da diledikleri takdirde isteğe bağlı olarak denetleme yaptırabilecekleri belirtilmiştir.

[1] Seri: X No: 16, Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Hakkında Tebliğ, Md.2

[2] Seri: X No: 16, Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Hakkında Tebliğ, Md.2

[3] Seri: X No: 16, Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Hakkında Tebliğ, Md.2

[4] Seri: X No: 16, Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Hakkında Tebliğ, Md.4/a

[5] Ali Yılmaz, Denetim Türk ve Yabancı denetim Kuruluşları, Maliye Bakanlığı A.P.K. Yayın No: 1990/311, S.60

[6] Mevlüt Özer, Denetim, 1.B., Ocak – 1997, 86-88

[7] Seri: X No: 16, Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim Hakkında Tebliğ, Md.19

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.